Gazetecinin

Merkez Hakem Kurulu’nun hakem kararları sonrası Fenerbahçe Başkanı Ali Koç çarpıcı açıklamalarda bulundu. Koç’un bir gazetecinin sorusu karşısında verdiği cevap …

Read more

Kourtney Kardashian yine gündem oldu! Nişanlısı Travis Barker ile plaj görüntüleri dikkat çekti

42 yaşındaki Kourtney Kardashian, nişanlısı Travis Barker’la ilgili yaptığı özel hayat açıklamalarıyla gündemden düşmüyor. Geçtiğimiz günlerde cinsel hayatında sık sık ara vermenin aşk hayatını canlandırdığını söyleyen Kardashian, bu sefer de nişanlısıyla arkadaşça şekilde objektiflere takıldı.

ETRAFTAKİ İNSANLARA ALDIRIŞ ETMEDİLER

Kourtney Kardashian ve Travis Barker çifti önceki gün Laguna Plajı’nda tatil yaparken görüntülendi. Etrafındaki insanlara aldırış etmeyen çift sıcak dakikalar yaşadı. Travis Parker, bir ara kucağında oturan Kardashian’ın pantolonu çıkarmaya çalışırken de kameralara yakalandı.

İşte çiftin arkadaş canlısı hallerinden kareler…

Kourtney Kardashian ve nişanlısı Travis Barker plajda sarmaş dolaş görüntülendi
Kourtney Kardashian ve nişanlısı Travis Barker plajda sarmaş dolaş görüntülendi
Kourtney Kardashian ve nişanlısı Travis Barker plajda sarmaş dolaş görüntülendi

Read more

Yalnız Kurt’ta bu akşam neler olacak? Sare Levent’le nasıl hesaplaşacak?

YALNIZ KURT’TA BU KAŞAM NELER OLACAK?

Altay, Mira’nın verdiği görevi yerine getirmek üzere, Kafkasya’da bir hapishanededir. Altay, hapishanede kendisini nelerin beklediğini bilmeden, kurtarması gereken kişiyi arar! 5 numaraya ulaşabilmek ve yoluna devam olabilmek için bu engebeli görevin üstesinden gelmek zorundadır. Bunun için her türlü riski göze alır. Mira da, uydu bağlantıları ile bir yanlamasına Altay’ı peşine düşüp takip ederken diğer yanlamasına da Şimşek Projesi’nin peşindedir. Sezai Sirmen Paşa’ya suikast düzenleyerek göze giren Nizam ise yeni görevi için beklemektedir. Hapishanedeki görevin Altay’a verilmiş olması Nizam’ı rahatsız etmiştir.

Sare de ortadan kaybolan Altay için endişelidir. dobra dobra dile getiremese de her fırsatta Altay’ın nerede olduğunu öğrenmeye çalışır. Altay’ın Mira ile gitmiş olduğunu öğrenen Doğan durumdan işkillenir. Altay’ın ortadan kaybolması nedeniyle, Davut da endişelidir. Yalnız Kurt’a güvense de, atacağı yanlış bir adımın hayatına mülk olacağını bilmektedir. Sare bir yanlamasına Altay için kaygılanırken başında daha büyük bir bela vardır, Ela’nın babası, Esra’nın eski kocası Levent! En sonunda Levent’ten kurtulmak için Viking’e dışarı giden Sare’ye Viking muavin olabilecek mi? Viking’in hamlesi soruna çözüm olmayınca, Sare Levent’le nasıl hesaplaşacak?

Yalnız Kurt'ta bu akşam neler olacak? Sare Levent'le nasıl hesaplaşacak?

Doğan ise Rus ve Fransızların dahil olduğu pazarlıktan payını almanın peşindedir. Altay’ın fabrikaya yerleştirdiği Akif görevinin başındadır. Şimşek Projesi’nin devam edebilmesi için araç gereç tedariğinin nasıl olacağı ise Gündüz ve Davut’u düşündürmektedir. Sezai Paşa’nın yerine gelen Ulvi Paşa’ya güvenebilecekler midir? Aldığı emirle Şimşek Projesi’nin izini süren Ulvi Paşa ise izleri Selçuklu Alüminyum Fabrikası’na ulaşabilecek mi? Altay’ın hapishanede karşısına çıkan ve ondan yardım isteyen esrarengiz adam kim? Altay o adamın sırrını çözebilecek mi yahut yeni bir tuzağa mı düşecek? Yalnız Kurt cehennem çukurunda nasıl hayatta kalacak?

Read more

Dolandırıldığını bir türlü anlamadı! Polisi bile dinlemeyerek para yatırmaya çalıştı

Sinop’ta yaşayan emekli hoca Sami S’yi telefonla arayan bir kişi, kendisini cumhuriyet savcısı olarak tanıtıp kimlik bilgilerinin terör örgütlerinin eline geçtiğini, aklanması için bahşedilen banka hesabına para yatırması gerektiğini söyledi.

TRANSFER YAPAMAYINCA ELDEN VERMEK İÇİN POLİSİ ARADI

Kendisini arayan kişiye inanan ve gittiği banka şubesinden hesabında yer alan 120 bin lirayı söylenen hesaba yatırmaya çalışan Sami S, sorun yaşayınca 112 Ivedi Çağrı Merkezini arayarak para transfer işlemini yapamadığını, bu nedenle parayı elden vermek istediğini aktardı.

POLİSLERE İNANMADI, BANKA ŞUBESİNE GİTTİ

Bunun üstüne görevli polis memuru Sami S’ye, kendisini arayanların hilekarn olduğunu, parayı söylenen hesaba yatırmaması gerektiğini belirtti. Polislere inanmayan ve tekrar parasını verilen hesaba yatırmaya çalışan Sami S’ye, İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi ekiplerince yapılan araştırma sonucu bulunduğu banka şubesinde ulaşıldı.

Dolandırıcının hesabına yatıramadığı parayı polisi arayıp elden vermek istedi

İKNA OLDU

Polis ekiplerince ikna edilen ve parayı söylenen hesaba yatırması önlenen Sami S. güvenlik güçlerine teşekkür ederek kendisini telefonla arayan kişiden davacı oldu.

Read more

Kılıçdaroğlu Diyarbakır’da özeleştiri yaptı: Gelmedik, sofranıza oturmadık, çayınızı kahvenizi içmedik

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Diyarbakır’da; Sezai Karakoç Kültür Merkezi’nde partiye yeni katılan üyeler için düzenlenen törene katıldı. Kılıçdaroğlu, konuşmasının peşinde bin 300 yeni CHP üyesini temsilen 55 yeni üyeye bir bir rozet taktı. CHP Lideri Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: ”Diyarbakır’da olmaktan, Diyarbakırlılarla beraber olmaktan son derece mutluyum. Yaşadığınız sıkıntıları biliyorum. Büyük sıkıntılar yaşadınız, bunun da farkındayım. Ama bu ülkeye barışı mutlaka getireceğim. Bu ülkeye huzuru mutlaka getireceğim. Bu ülkeye kardeşliği mutlaka getireceğim. Bedeli ne olursa olsun, bu memleketin huzura ihtiyacı var. Beraber yaşamaya ihtiyacı var. Kucaklaşmaya ihtiyacı var. Ve en önemlisi helalleşmeye ihtiyacı var. Bunu yapacağız. Birlikte yapacağız.

“BÜYÜK ACILAR ÇEKTİNİZ, FARKINDAYIM”

Büyük acılar çektiniz, hepsinin farkındayım. Dertleriniz var, hepsinin farkındayım. İşsizlik var, hepsinin farkındayım. Evlerde sefalet var, onların da farkındayım, hepsinin farkındayım. Şunu unutmayın: Bu ülke çok zengin bir ülke, imkanlarımız var. Fakat bu imkanlar doğru yerlerde kullanılmıyor. Bu imkanlarımız vatandaşlarımızın hayrına kullanılmıyor. Diğer yerlerde kullanılıyor, savurganca kullanılıyor. Bir çocuğun yatağa aç girdiği bir evi düşünebiliyor musunuz? Bir annenin çektiği ıstırabı düşünebiliyor musunuz? Bir evde anne-baba ve büyük evladı işsizse o evin dramını düşünebiliyor musunuz? Sosyal devlet, bu ailenin direncini güçlendirmek ve ailenin dramını sonlandırmak zorundadır. Bunu gerçekleştirmek zorundayız.

“GELMEDİK, OTURMADIK, KONUŞMADIK”

CHP bu bölgeye pozitif gelmedi, onun farkındayım. CHP’nin, Diyarbakır’da pozitif oyu yok onun da farkındayım. Lakin bunun kabahati Diyarbakırlılarda yok, bunun kabahati bizde. Gelmedik, oturmadık, konuşmadık. Çayınızı kahvenizi içmedik, sofranızda oturmadık. Ankara’da oturduk, güzel hoş laflar ettik, ‘Niye bize oy vermiyorlar.’ Oy istiyorsan gideceksin, vatandaşın derdini dinleyeceksin. Ondan daha sonra diyeceksin ama, ‘Ben sizin dertlerini çözmeye talibim.’ Buraya geldim. Sizin dertlerinize talibim, dertlerinizi çözeceğim, beraber çözeceğiz. Birlikte çözeceğiz, refah içinde tüm bunları sağlayacağız.

“EMİN OLUN EKSIK KALDI”

Diyarbakır il başkanımız bir kadın. Kadınların bu bölgede ne değin kayda değer olduğunu ne değin siyasete tartı verdiklerini ve dolayısıyla, ülkenin sorunlarının çözülmesi için de kadınların ne dek etkin çalıştıklarını da çok iyi biliyorum. Bu sabah kahvaltımı, bir grup bayan önderi ile beraber yaptım. Başkanımız kürsüye çıkarken, ‘heyecanlıyım’ dedi. Coşku güzel şeydir. Hepimiz heyecanlı olmalıyız. Heyecanla, gelecek güzel günleri beklemeliyiz. Ve onu mutlaka haya geçirmeliyiz. Birlikte rahat içinde yapacağız. Hiç meraklanmayın, az kaldı, emin olun eksik kaldı ve inanın geliyor gelmekte olan. Ve geleceğiz.

“6 MİLYON 300 BİN GENÇ, ÜLKENİN KADERİNİ DEĞİŞTİRECEK”

Gençler size de iki lafım var. Ülkenin kaderini değiştirecek olanlar sizlersiniz. 6 milyon 300 bin genç ilk olarak sandığa gidecek ve oy kullanacak. 6 milyon 300 bin genç Türkiye’nin kaderini değiştirecek. 6 milyon 300 bin genç işsizlikten yakınıyorsa, oyunun rengini değiştirecek. 6 milyon 300 bin genç bu memlekette huzur istiyorsa, oyunun rengini değiştirecek. 6 milyon 300 bin genç, evlerde rahatlık olsun istiyorsa, oyunu rengini değiştirecek. Türkiye’nin kaderini değiştirecek olan 6 milyon 300 bin genç. İlk kez sandığa gidecekler ve başta bir siyasi partiye oy verecekler. Benim umudum ve beklentim, gençlerden; demokrasinin hakiki güvencesi sizler olacaksınız.

“ÇATIŞMADAN KAÇINACAĞIZ”

Biz, gençlerle kibir duyuyoruz. Ülkemizin bugünü ve geleceği gençlere emanettir. Size emanettir. Ben sadece sizin beklentilerinizi yapmak için mücadele edeceğim. Olur Ya görünüşe göre ben görünüyorum lakin, gerçekte bu işin başlıca aktörleri sizlersiniz. Alacaksınız Türkiye’yi 21. yüzyılın dinç ülkesi haline getireceksiniz. Sadece burada mı? Hayır. Bütün bölgede huzuru sağlayacağız. Tüm komşularımızla kolaylık içinde yaşayacağız. Çatışmadan kaçınacağız. Beraber tüm alan olarak, Orta Doğu’yu kastediyorum, tüm alan olarak hep beraber kolaylık içinde yaşayacağız. O bölgelerde de rahat olsun istiyoruz. Oralarda yaşayan halk da rahatlık içinde yaşasın istiyoruz. Tüm komşularımızla uzlaşma içinde, rahatlık içinde yaşamak istiyoruz.

CHP ailesine katılan siz kıymetli kardeşlerime de içten teşekkürler. Önemli bir adım atıyoruz. Bunun da farkındayım. CHP, halkın partisi olma yolunda kayda değer adımlar atıyor.

“NE EZEN OLACAK NE EZİLEN”

Rahmetli Ecevit ne diyordu, ‘Ne ezen ne ezilen. İnsanca hakça bir düzen.’ Aynısını yapacağız. Ne ezen olacak ne ezilen olacak. İnsanca, hakça bir düzeni beraber yapacağız. Beraber hayata geçireceğiz. Hepiniz sağ olun, hepiniz var olun. CHP’ye abone olmak, bir yükümlülük üstlenmek demektir. Barışı bitmiş seslendireceksiniz, dostluğu yeniden seslendireceksiniz; güçlüğü yenme azmini her yerde göstereceksiniz. CHP’li olmanın böyle bir sorumluluğu var, yeni kadrolarla, gençlerle, kadınlarla yolumuza devam edeceğiz; inşallah aydınlık, aydınlık Türkiye’yi her yerde yapı etmek üzere.”

Read more

Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba: Rusya’nın yapabileceği şey topraklarımızdan çekilmektir!

Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba, Rus Dışişleri Bakanı Lavrov ve Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Antalya’da gerçekleştirdiği üçlü zirvenin arkasından açıklamalarda bulundu. Amaçlarının diplomatik bir çözüm olduğunu belirten Kuleba, “Rusya ve Ukrayna Dışişleri birincil kere bir araya gelmiş oldu. Bu görüşme keza kolaydı hem de zordu. Amacım en azından diplomatik bir çözüm bulabilmekti. İnsani trajediye yönelik olarak. En trajik koşul şu an bu insanların saldırı aşağıda almaları nedeniyle yaşanıyor. Kentler sürekli bombardıman aşağıda. Ben buraya insani bir amaçla geldim. Amacım bir karar elde etmek ve insani koridorun oluşmasını karşılamak. Mariupol kentinde sivillerin çıkmasını istek ediyoruz” dedi.

“MÜTAREKE KONUSUNDA BAŞARILI OLAMADIK”

Ateşkes konusunda anlaşmaya varılamadığını aktaran Kuleba, “24 saatlik bir ateşkes konusunu ele aldık. Ateşkes istedik. Herhangi bir ilerleme kaydetmedik bu konuda. Pek gözüküyor ama bu konunun Rus kadar netleştirilmesi için diğer karar alıcıların devreye girmesi gerek. Ben yeniden bu formatta görüşme için hazır olacağım, eğer bir ilerleme kaydedebilirsek. Ben iki dışişleri bakanı bir araya gelince, tanımı gereği barışma ve güvenlik konularını ele almaları gerekiyor. Ben bu bağlamda görüşmelere devam etmeye hazırım. Amacım Ukraynalı sivillerin acı çekmesini engelleyebilmek ve topraklarımızı Rus işgal güçlerinden arındırabilmek” dedi.

Kuleba ayrıca şunları ifade etti:

“Şu an savaşı durduramayız çünkü Ukrayna bu saldırıyı yapamadı. Şu an yalnızca savunmadayız.24 saatlik mütareke istedik fakat bir ilerleme kaydedemedik. Bu formatta her yerde buluşmaya hazırız. Ayrıca kolay ayrıca şiddet bir görüşmeydi. Kolaydı çünkü Lavrov herzamanki düşüncesini yineledi. Zordu çünkü ben elimden geleni yaptım. Özellikle insani trajedinin bitmesi için.”

“RUS ORDUSUNUN YAPABİLECEĞİ EN HOŞ ÇEKİLMESİDİR”

Kuleba şu ifadeleri de kullandı:

“Bugün yerine getirmek istediğim son şey, umudu imha etmek. Rus ordusunun ülkemizde öldürdüğü birçok kişi var. Bakan Lavrov ile bunu paylaştım. Rus ordusu girmeden önce nükleer santrallerimiz çalışıyordu. Hiçbir bıkkınlık yaşamıyorduk. Daha önce santrallerde hiçbir kaide ihlali de yaşanmadı. Rus ordusunun yapabileceği en güzel şey çekilmesidir, nükleer santrallerden uzaklaşmasıdır.”

Read more

SMM Panel PDF Kitap indir