İnegöl ilçesinde 17 Haziran tarihinde Atalay Doğan, bir süredir farklı yaşadığı eşi Bircan Doğan’ın temizleme görevlisi olarak çalıştığı Yunus Emre Mesleki Teknik Anadolu Lisesi’ne gitti. Burada meydana çıkan kavgada Atalay Doğan, yanında getirdiği bıçağı Bircan Doğan’a her zaman sapladı, ardından da başörtüsüyle boğdu. Hastaneye kaldırılan 2 çocuk annesi Bircan Doğan, hayatını kaybetti. Bileklerini keserek intihar girişiminde bulunan Atalay Doğan ise tedavisinin ardından gözaltına alındı. “Öldürmek için gittim. Kendimi de öldürmediğim için çok pişmanım” diyerek açıklama veren Atalay Doğan, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
“BENİ ALDATTIĞINI DÜŞÜNÜYORDUM”
İnegöl 2’nci Ağır Canice Mahkemesi’nde hakkında ‘eşi bilerek öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açılan Atalay Doğan, 3’üncü kez hakim karşısına çıktı. “Bircan’la uzun bir süredir tartışıyorduk. Ailesel problemlerimiz mevcuttu. Eşimin beni aldattığını düşünüyordum” diyen sanık Doğan, hastane ve savcılıktaki ifadelerinin tersine eşini öldürmek nedeniyle okula gitmediğini söyledi.
“KENDİ HAYATIMA SON VERECEKTİM”
Mahkemede durum gününü anlatan Doğan, “Durum günü, eşime acıtmak istemiyordum. Evde intihar edip, hayatıma son verecektim. Kendisinden helallik istedim. Eşim de bana ‘Bundan sonradan ne yaparsan yap, umurumda değil’ dedi. Bu laf üzerine kendimden geçtim ve okula gittim. Sonrasını hatırlamıyorum. Eşimi öldürmek istemiyordum. Söylediğim gibi kendi hayatıma son verecektim. Olayın ayrıntılarını hatırlayamıyorum. Hastaneye götürüldüğümde polisler, eşimi öldürdüğümü söylediler. 5 yıldır psikolojik çare görüyorum. Hastanede nasıl anlatıldıysa; ben de bu şekilde beyanda bulundum. Şu an itibarıyla olayı hatırlamıyorum. Oysa olayın derhal akabinde vermiş olduğum beyanlarım da doğru olabilir. Bircan’a vurmuş olduğum bıçak darbesi değin kendimi de yaraladım. Sonrasında da camdan aşağı sıçramak istedim ancak gelen polis memurları buna engel oldular. Beraatimi ve tahliyemi istek ediyorum” dedi.
“‘AĞABEY BENİ KURTAR’ DİYEREK İÇERİ KOŞTU”
Mahkemede okulda hizmetli olarak tayin yapan adap tanığı Yafes Ç.’nin de ifadesine başvurdu. Yafes Ç. ifadesinde, “Olay günü, öğle yemeğinden sonra okula geldim. Bircan ve Hülya hizmetli odasında oturuyorlardı. Ben de namaz kılmak için odadan çıktım. Bu sırada Atalay’ı gördüm. Atalay’ı gördüğümde elinde bıçak yoktu. Bircan’a ‘Misafirin var’ dedim. Bircan da kapının dışına çıktı, Atalay ile görüşmeye başladı. Bir dakika daha sonra ‘Ağabey, beni kurtar’ diyerek içeri tarafa koştu. Ben de bu sırada odanın iç tarafındaydım. Kapıyı kapatmaya çalıştık ancak Atalay ayağını koyduğu için kapatamadık. Bu sırada Atalay bıçak salladı. Bircan benim arka tarafımdaydı. Kapıya yüklenmemize rağmen kapatamadık ve Atalay içeri girdi. Bu sırada Bircan’ı bıçakladı. Engel olmaya çalışırken aramızda boğuşma yaşandı, beni kapının dışarısına bıraktı. Olaya müdahale edemeyince, etraftan yardım istedim. Sonrasını hatırlayamıyorum. Polisler geldiğinde de beyanda bulundum” diye konuştu.
Öldürülen Bircan Doğan’ın annesi Emine ve babası İlhan Günay ile ablası Gülcan Taşkaya sanıktan şikayetçi olurken, duruşma sanık Doğan’ın İstanbul Adli Tıp Kurumu’nda hafıza sağlığının tespiti için 3 hafta gözlem altına alınmasına karar verdi.
“GÜN YÜZÜ GÖRMESİN”
Duruşmanın arkasından konuşan Emine Günay, “Kendimin öleceğimi bekliyordum da böyle bir şey olacağını hiç beklemiyordum. İki yavrumu kimsesiz koydu. Ağır canice almasını istiyorum. Girdiği delikten çıkamasın. İnşallah, ömür boyu orada kalsın. Yargı istiyorum. ’10 sene daha sonra çıkacağım, gelip çocuklarıma bakacağım’ diyormuş. Her insan öldüren, 10 sene yatıp çıkacaksa herkes insan mı öldürsün? Ağırlaştırılmış müebbet cezası ile cezalandırılmasını istiyorum. bir daha dünya yüzü görmesin. Benim yavrum toprağın altına girdi, o da ömrünü orada geçirsin” ifadelerini kullandı.
“NER GEREKİYORSA YAPILSIN”
Bircan Doğan’ın babası İlhan Günay da, “Ne gerekiyorsa yapılsın. Kimsenin kimseyi öldürmeye hakkı yoktur. Benim kızım toprağın altına girdi. İnşallah o da girdiği yerden çıkmaz. Çoluğuna çocuğuna görmek isteyen adam, çocuklarının annesini gelip de katletmez” dedi.
Cinayetten 1 gün önce kardeşi ve eşi ile görüştüklerini ve arasında bir sorun olmadığını söyleyen Gülcan Taşkaya ise, ” Türkiye’de geçtiğimiz sene 300 bayan cinayeti işlendi. Kardeşim de bunlardan biri. Yargı istiyoruz. Bu cinayetin işlendiği ortam kız meslek lisesi. Bir kız meslek lisesinde kadın cinayeti oluyor ve eşi kadar vahşice katlediliyor. Yargı bekliyoruz” diye konuştu.